Küratörlerin Görüşü
Bugün içinde yaşadığımız dünyada tanıklık ettiğimiz her şey, değişimin ve dönüşümün tam ortasında bir kırılma durumuna işaret ediyor. Zaman yalnızca düz bir biçimde ilerlemiyor, çatlıyor, sarsılıyor, kesintiye uğruyor. Tüm canlı ve cansızlar âlemi, bireyler, toplumlar, imgeler, hakikat ve adalet bu kırılganlıkta savrulurken bazı sesler kısılıyor, bazı yüzler silikleşiyor, bazı hikâyeler unutuluyor. Toplumlar hatırladıkları ve unuttukları hikâyeler kadar var oluyor. Unutulan ve hatırlanan her hikâyede bir kırılma ânı yaşanıyor. İşte tam da bu anda fotoğraf beliriyor.
Fotoğraflar, bireysel ve kolektif hafızamızı şekillendiriyor. Bir imge olarak fotoğraf temsil ettiği şeyin minyatürüne, belgesine ya da fragmanına dönüşüyor. Çünkü günümüzde fotoğraf, tek anlardan oluşan mutlak gerçek olmaktan çıkarak geçmişin, şimdinin ve geleceğin iç içe geçtiği zamansal bir mozaiğe evriliyor. Bu bağlamda izleyicisinin/alımlayıcısının yorumuna açık hâle geliyor. Fotoğrafın kendisi, fotoğrafı üreten ile izleyici arasında derin bir bağ kuruyor. Böylece kişisel, toplumsal, kültürel, politik, zamansal, teknolojik değişimler ve dönüşümlerin gölgesinde duran fotoğraflar onları temsil eder hâle geliyor. Bu temsiller kimi zaman gerçekliği flulaştırıp hakikati eğip büküyor. Buradan türeyen imgeler de teknolojik mecralar ve aygıtlarla yeniden üretilerek temsil ettiği anlamı çoğaltıyor.
15. Bursa Uluslararası Fotoğraf Festivali (BURSA FOTOFEST-2025), bu yıl "Kırılma Zamanı" temasıyla, fotoğrafı hafıza, direniş, umut ve yeni bakış biçimleri ekseninde bir kez daha düşünmeye davet ediyor. Çünkü Kırılma Zamanı bu belirsizlik, tedirginlik ve dirençlilik anlarında bir durup bakma çağrısıdır. Bu festival, fotoğrafın bir belge olmasının yanı sıra bir tanıklık, bir sığınak, bir karşı koyuş biçimi olduğunu hatırlatır.
Fotoğraf kimi zaman bir duraksamadır. Festivalde yer alan her görüntü ve her söz, içinden geçtiğimiz çağdaki kırılma zamanını sabitleyen, hatırlatan ve bazen de tam kırıldığı yerden şefkatle onaran bir araca dönüşür. Kırılma anları, aynı zamanda yeni olasılıkların doğduğu anlardır. Fotoğraf, tam da bu aralıkta, sessizliği bozar ve bu olanakları mümkün kılan anlara odaklanır. Geçmişten aldıklarını şimdide biçimlendirirken geleceğe taşır. Çünkü hatırlamak bir hak, bir eylem ve bir direnç biçimidir.
Kırılma Zamanı sadece bir yitimi değil hatırlayarak onarmayı ve umudu da çağırır. Çünkü bireysel ve toplumsal kırılmalar, hegemonik anlatıları sorgulayarak radikal bir umut potansiyeli yaratır.
BURSA FOTOFEST-2025 ile sarsıntılar, gelgitler arasında bir kolektif hafıza inşa etmenin, tüm farklılıklarımızla birlikte ortak bir dil yaratmanın, bir görsel ifade kanalı açmanın yollarını birlikte arıyoruz.
Bu çağrı dört ana başlıktan oluşuyor:
‘Hatırlamak’, ‘Direnmek’, ‘Umudu Çoğaltmak’, ‘Yeni Bakışlara Olanak Tanımak’
Gülbin Özdamar Akarçay - Özcan Yurdalan